Page 20 - Webbook_tur_01
P. 20
O gün mahalleden geçen şekerleme satıcısı 'Cha-alang , cha-alang , cha-alan
g ,~~' dedi.
Sokakta şeker makasının sesi duyuldu .
tatlı ve çiğneme gerektiren şekerlemeler yemek istedim .
Bugünün genç nesli bunu anlamayabilir ama o dönemler pek fazla yiyeceğin olmadığı
bir dönemdi .
Acıktığınız gecelerde “ yapışkan pirinç keki saiso , yapışkan pirinç keki” “ D
ur ~~~” sesi
Mevcut olan tek şey 'yapışkan pirinç keki' idi .
Biraz daha fazlası varsa , yerel bir köşe mağazasında satılan' wang şekeri ' veya 'göz
şekeri' vardır .
Bunların arasında şekerleme de gerçekten yemek istediğimiz şeylerden biriydi .
Belki de makasın takırtısı ve şekerlemecinin şakacı üslubu yüzünden , kandırıl
dıklarını ya da baştan çıkarıldıklarını bilmeden teker teker şekerlemecinin ö
nüne akın ettiler .
Mahalledeki tüm çöplerin toplandığı bir gün .
“Ahh~...Sikilmekistiyorum!!!…. ???...???...???”
gerçekten şekerleme çekiyordu .
' Hmm ~, nasıl sikilebilirim ?'
Endişelerim hakkında endişelenirken arkadaşlarımı aradım .
Senaryo başladı . Bir çözüm buldum ....
Paramız olmadığından şekerlemeyle takas etmek için bakır tel ve nikel gümüş parç
aları arıyoruz .
Bunların arasında pirincin çok fazla şekerleme verdiğini öğrendim .
Düşüncede kaybolmak ... .
' Nasıl yiyebildiğim kadar şekerleme yiyebilirim ?' Yapmak
çok düşündükten sonra , “ Doğru !!!.... Amca .... Pirinç eşya ....”
En çok şekerlemeyi kim alabilir ,,,,
'Amcamın pirinç plakası' yanıp sönüyor ve kafamın içinden geçiyor .
Bu , amcamın yalnızca özel misafirlerin geldiği veya kalabalık aile bireylerinin bir ara
ya geldiği günlerde kullandığı kahverengi pirinç kase . ’ ,,,,,,.
QR
20